İnsan türünü geleceğe baharat mı akıl mı taşıyacak?

Bir tarafta “Tarım madenciliği dünyayı kasıp kavururken” şekere / patatese/ ekmeğe gelen zamlarla hayata tutunamayanların dünyası çoktan havlu attı bile.

Gıda savaşlarına körükle gidenlerin başında tohumculuğu elinde tutanlar var. Tohuma sahip olan, tarımın, dolayısıyla insan türünün geleceğine sahip olacak. İster dünyada ister evrendeki başka bir gezegende insanın hem karnını hem de ruhunu doyuranlar geleceğin en büyük gücü.

Geleceğin gıdaları yeni tatlar, yeni yöntemlerle geliyor. Ekmeğin 4 TL olabileceğini, un kurdu yemeye çok az kaldığını, alglerin yeni protein kaynakları olduğunu yazmamın üzerinden çok az bir zaman geçmişken etsiz köfte pazar liderliğine oynuyor.

Su damıtıcı giysiler 

Su damıtıcı giysilerin romanlarda kullanımının üzerinden sadece yarım asır geçmeden, suyun gücü, tohumla buluşup geleceği şekillendiriyor.

İnsan bedeninde bilgisayarlar

İnsan bedenine iliştirilmiş giysiler kendi üzerinde CRISPR – Cas9 makasını kullanarak “mavi gözlü çocuklar” yapmanın eşiğinde. Dünyanın ilk tasarlanmış bebekleri hem de ikiz olarak Çin’de çoktan sokaklarda koşup oynamaya başladı bile.

Yeni tatlar dizayn edilirken, yeni korkular evrene hükmetmeye başladı bile.

İştahları ayarlama enstitüsü ara vermeden çalışıyor, bizler korkularımızla yüzleşmektense ölmeyi tercih ediyoruz. Yıkıcı bir yenilik, yeni bir tohum bizi “Tarım Çağına” taşıyacak. Tarım çağı bildiğiniz eski çağlardan çok farklı. Artık mekânlar genişliyor, evrenin içinde bükülüp, farklı zamanlara, farklı gezegenlere gitmemiz an meselesi.

Gündelik meselelere o kadar kafa yormaya başladık ki geleceği düşünmek, geleceğe bilgi üretmek sadece üç beş gelişmiş ülkenin tekelinde kaldı. Almanya daha düne kadar Hollanda, Amerika gibi ülkelerin başa baş gittiği tarım teknolojilerine tur bindirdi bile. İtalya fonksiyonel gıdalarda liderliğe oturacağa benziyor.  Tarım çağında, tarımın geleceğinde Türkiye nerede?

Ata tohumlarıyla tohum takasçılık oynarken ithal fonksiyonel gıdalara para bulmak için yüzlerce kilo buğday satma hedefiyle mi tarımın geleceğine varacağız.

Geleceğin besini baharat 

12 bin yıl boyunca insanın ruhunu ve bedenini doyuran buğdayın yerine gelecek 10 bin yılın gıdasını açıklıyorum. Baharat insan türünü geleceğe taşıyan, hatta insanı gezegenler arasında evrende taşıyan yakıt. Petrolü yerine kokuyla yol alan medeniyet. Baharat yollarıyla binlerce yıl önce tat belleğine ilişen anılardan sonra şimdi baharat enerjinin kaynağı, insanlığın taşıyıcısı.

Bir tarafta helalinden 7 trilyon dolarlık gıda / kozmetik / kimyasal pazarı, diğer tarafta karın doyurmak için her şeyin mübah olduğu bio ticaret. Her ikisinin ortak noktası tıbbi aromatikler, antik tohumlar ve teknoloji. Yeşil çağda insanlığı doyuracak olan tohum “baharat”. Baharat  kokusu insanlığın bilinç halini zenginleştirirken gücü, evrende yolculuğu sağlayacak.

Petrolün yerine gelecek olan baharatın sahibi evrenin de sahibi. Space’da yolculuk için spice kokusu.

Nereden mi çıkardım? “Dune” filminden. Referansında kutsal dinlerin ve mitolojinin bolca olduğu Dune evreninde; havada asılı duran tehlike Covitten, aynı anda birçok yerde bulunabilen “sanal gerçeklikten” bahsederken “Miraç’tan bahsediliyor olabilir mi?

İnsanlık sınavı

Ezcümle; insanlık sınavından geçebilen, insanlık tohumunu üretebilen evrenin de geleceğin de sahibi olacak. Ve bizler; “Tarım madenciliği” yapılan Mezopotamya’nın kutsal bekçileri mi olacağız yoksa dünyanın hâkimi mi mesele sadece bu?

Benzer İçerikler

Uzayda çalışacak ekmek ustası aranıyor

İnsanlığın geleceği için uzaya teknoloji tohumları ektik

Çağın Trendi Toprak

Coğrafyanın Tat Mirası

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir